Ümmü Gülsüm Çinici

Çok eskiden bir sirkte yeni ve özel bir gösteri yapacak bir yetenek aranıyormuş. “Gösterini yap, bize katıl. Haydi sıra sende!” ilanları bastırılmış ve her yere asılmış. Yarışmanın yeri, günü, saati her yere duyurulmuş. İsteyen herkesin katılabileceği yarışma, izlemek isteyenlere açıkmış.

 

Yarışma günü herkes gelmiş.

 

Görevli sahneden sormuş: “Gösterileri izlemeye hazır mısınız?”

 

Seyirciler: “Evet!” diye bağırmış.

Solucan sürüne sürüne sahneye gelmiş. Suyla dolu geniş, cam bir kavanozun içine girip su balesi yapmış. Zayıf bir alkış sesi olmuş.

 

Görevli gelip sormuş. “Sıradaki gösteriyi izleyeceğiz.”

 

Saksağan sahneye gelmiş. Yanında getirdiği sandığı seyircilere göstermiş. Sandık boşmuş. Saksağan sandığı ağzı açık şekilde sahnede bırakmış. Seyircilerin üstünde hızla bir tur uçmuş. Sonra sahneye dönmüş. Sandık parlak birçok süs eşyası, saat ile doluymuş. Seyirciler şaşkınmış. Çok geçmeden sandıktakilerin kendilerine ait olduğunu anlamışlar. Bu gösteri hiç alkış almamış.

 

“Sıradaki gösteriyi izleyelim mi? demiş görevli.

 

Bir su aygırı gelmiş. Yanında getirdiği malzemelerle basit bir salıncak yapmış. Tam salıncağın karşısına küçük hasır bir sepet yerleştirmiş. Sallanmaya başlamış. Gittikçe hızlanmış, hızlanmış sahnenin diğer ucunda duran sepetin içine atlamış. Sepet ezilmiş, seyirciler kahkahalar atmış. Su aygırı alkış yerine kahkaha alınca sahneden sinirle ayrılmış.

 

Görevli tekrar gelmiş. “Bütün adayları izlediniz. Başka aday yok. Başaramadık.” demiş.

 

İzleyiciler arasındaki bir sülün seçmelere katılmayı çok istiyormuş ancak kendine hiç güvenmiyormuş. Ama bir anda “Ben de bir gösteri yapmak istiyorum. İzin verir misiniz?” diye bağırmış oturduğu yerden.

 

Görevli:  “Sülünün gösterisini izlemek ister misiniz?” demiş. Seyirciler “Evet!” demiş.

 

Sülün bir merdivenle sirk çadırının tepesine kadar tırmanmış. Onun arkasından çıkan bir güvercin orada sülünün kanatlarını iple bağlamış.

 

Sülün kendini sirk çadırının tepesinden aşağıya bırakmış. Sülün kafa üstü hızla yere yaklaşıyor, seyirciler soluk bile almadan sülünü seyrediyormuş. Sahneye iyice yaklaşınca sülün kanatlarındaki ipi çözmüş. Kuyruğunu açmış ve süzülerek sahneye inmiş. Bütün seyirciler onu ayakta alkışlamış. Böylece sirkin yeni üyesi belli olmuş.

 

Deneyebilenler, kendine güvenenlerdir! Kendine güveniyor musun?