Mine Avkıran Nur
ve Ferhat Atik
Bilinçli bir şekilde yapılan ilk yardımın hayat kurtardığı bir gerçek. Bu konuda bilincin giderek arttığı ülkemizde, canla başla çalışan uzman eğitmenlerin düzenlediği sertifika programlarına ilgi giderek artıyor.
Ülkede iki bine yakın ilk yardımcı yetiştiren iki uzman eğitmenden biri olan Cerrahi Hastalıkları Hemşireliği Uzmanı ve İlk Yardım Eğitmeni Filiz Uzun, Ailemiz Dergisi’ne ilk yardımın önemini anlattı.
Filiz Uzun, kaza ya da yaşamı tehlikeye düşüren durumlarda birkaç dakika hatta birkaç saniye içinde doğru müdahalede bulunmanın hayat kurtarabileceğine dikkat çekerek, her bireyin ilk yardım uygulamalarını öğrenmesi gerektiğini vurguladı ve toplumun her bireyini kurs programlarına davet etti.
İlk yardım nedir? İlk yardım neden önemlidir? Kısaca anlatır mısınız?
İlk yardım; kaza veya yaşamı tehlikeye düşüren bir durumda, sağlık görevlilerinin yardımı sağlanıncaya kadar, hayatın kurtarılması ya da durumun daha kötüye gitmesini önlemek için olay yerinde, tıbbi araç gereç kullanmadan, ilk yardım sertifikasına sahip kişiler tarafından yapılan ilaçsız uygulamalardır.
İlk yardım bilmek önemlidir çünkü bazen geçirdiğiniz bir kaza ya da başınıza gelen ve müdahale gerektiren bir durumla karşı karşıya kaldığınızda, birkaç dakika hatta birkaç saniye içinde doğru müdahale yapıldığında kurtulabilir, yapılmadığında ise ölebilirsiniz.
Örneğin bir restoranda yemek yerken boğazınıza takılan bir parça ekmekle nefessiz kalabilirsiniz.
Olay yerinde bilinçli bir ilk yardımcı varsa ve müdahale ederse, birkaç dakika içinde normale dönebilirsiniz. Eğer yoksa ambulansın aranması ve gelmesi bazen en iyi ihtimalle 10 dakika sürebilir.
Bir insan, 4 dakika nefessiz kalırsa, daha sonra geçen her dakika ile kurtulma şansı azalabilir. Bu nedenle ilk yardım uygulamalarını her bireyin öğrenmesi gerekmektedir. Çünkü her an ne olacağını hiç kimse bilemez.
İlk yardım yapmayı öğrenmek ne kadarlık ve nasıl bir eğitim süreci gerektirir? Herkes ilk yardım yapabilir mi? Sizler bu konuda ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?
Dünya Sağlık Örgütü, ilk yardım sertifika programlarının en az 32-36 saatlik programlar olmasını önermektedir.
Biz, Sağlık Bakanlığı’nın uzman eğitmenleri olarak bu kursu 5 günlük bir program çerçevesinde Pazartesi-Cuma günleri arasında sabah 9.00-16.00 saatleri arasında olacak şekilde programlıyoruz. Böylece ders saati olarak, yaklaşık 36 saati tamamlamış oluyoruz.
Herkes ilk yardım yapabilir mi bilmiyorum ama herkes ilk yardım öğrenebilir.
Şahsım ve diğer uzman arkadaşım Aynur Özkum İzveren, 24 yıllık sağlık uzman eğitmenleri olarak yıllardır bu eğitimleri veriyoruz.
Son 8 yıldır da Eylül-Haziran ayları boyunca, her ay, ayda iki kez bu kursları gerçekleştiriyoruz. Bu güne kadar KKTC’de 1800’den fazla kişiyi sertifikalandırdık. Yani 1800 ilk yardımcı yetiştirdik.
18 yaşından sonra liseyi bitiren herkes kursumuza katılabilir. Kursa katılan herkes ilk yardımı öğrenebilir. Derslerimiz, hem teorik hem de pratik yani uygulamalıdır. Kursun sonunda da ‘Öğretebildik mi acaba?’ diye değerlendirme amacıyla sınav yapıyoruz.
Sınavdan geçen her birey sertifika alıp birer ilk yardımcı olabiliyor.
Sınavı geçemeyenler ise kursumuza 5 gün boyunca katıldığı için katılım belgesi alıyor. Ancak bizim kursumuzdan geçemeyenlerin oranı oldukça düşüktür. Sertifika alıp ilk yardımcı olan her bireyin olaylar karşısında soğukkanlı davranıp müdahale yapması kendisine kalmıştır.
Bizler, yetiştirdiğimiz her ilk yardımcının kendi evinde, ailesinde, iş yerinde doğru müdahale yapmasını bile yeterli buluyoruz.
Sizce ülkemizde ilk yardım bilinci ne düzeydedir?
Kurslara başladığımız ilk yıllarda bilinç seviyesi çok düşüktü. Bir kaza gördüğü zaman nereyi arayacağını ya da ambulans yoldan geçerken ne yapacağını bilmeyenlerle karşılaşıyorduk. Yıllardır bu alanda çalışan bir eğitmen olarak rahatlıkla söyleyebilirim ki yaptığımız düzenli eğitimler, çıktığımız televizyon programları, basına verdiğimiz röportajlar ve kurumlara yönelik yaptığımız farkındalık seminerleri ile bu alandaki bilincin gittikçe arttığını gözlemleyebiliyoruz.
Yıllardır bu kursu her ay, ayda iki kez yaptığımız halde halen kurslarımıza talebin oldukça fazla olduğunu söyleyebilirim. Kurslarımıza katılanların olumlu geri bildirimleri de etkili oluyor elbette. Bu alanda bilinçli olmanın önemini toplumca kavramış görünüyoruz.
Toplumumuz, yanlış bilinen uygulamaların ya da bilinçsizce yapılan müdahalelerin zarar verebileceğini, yaralıyı öldürebileceğini ya da en önemlisi, kişinin hayatını kurtarmak için yeterli olmadığını kavramış durumda. Bu yüzden bu kursa talepler fazla. Bu, bizim için sevindirici bir durumdur. Gücümüz yettiğince daha çok ilk yardımcı yetiştirmek en büyük hedefimizdir.
Ebeveynlere tavsiyeleriniz ve mesajınız nedir?
Öncelikle her bireyin, ebeveyn olmadan önce bu kursu almasını öneririm. Çünkü ebeveyn olmak, büyük bir sorumluluktur ve bebeklerin yaşamı ebeveynlerin bilinç düzeyine bağlıdır.
Yeni doğan bir bebek beslenirken boğulabilir, emeklerken ağzına küçük bir materyal koyabilir, düşebilir, başını ya da herhangi bir yerini yaralayabilir, burnu kanayabilir ve bazen ambulansın gelme süresi boyunca geçen dakikalar çok geç olabilir. Bazen bir bebeği kurtarmak için çok basit bir müdahale gerektirebilir ve eğer o müdahaleyi siz bilmiyorsanız kendi bebeğiniz gözünüzün önünde kötüleşebilir hatta ölebilir. Bu durumu kimsenin yaşamasını istemem. Bu yüzden anne-baba olmamış her bireyin önce bu kursu almalarını öneriyorum. Şayet anne babaysalar da yine alabilirler. Öğrenmenin yaşı yoktur. Kursumuz, her yaştan bireye açıktır.
Kursumuza katılmak isteyen her birey, Sağlık Bakanlığı’nın Arşiv bölümüne bir dilekçe yazarak bizimle iletişime geçebilir ve kursumuza katılabilir. Bu kurs, ilk yardım kursu gibi görünse de sağlıkla ilgili çok fazla bilgi öğrenebilirsiniz.
Umarım kimse ilk yardım gerektiren bir durumla karşı karşıya kalmaz. Ve umarım öyle bir durum başınıza gelirse yanınızda bir ilk yardımcı olur. İlk yardım hayat kurtarır! Sağlıkla kalın…