Mine Avkıran Nur
ve Ferhat Atik
Kimilerimizin sadece eğlence ya da hobi amaçlı olarak baktığı modern dans ve balenin yaşam kalitesi üzerinde de ciddi etkileri var. Modern dansı sadece kültürel bir ritüel ya da ritmik hareketler olarak bilsek de aslında fiziksel sağlığa ve zihin fonksiyonlarına ciddi fayda sağlıyor.
Alanı olan modern dans ve bale üzerine Ailemiz Dergisi’nin sorularını yanıtlayan Bale, Dans ve Yoga Eğitmeni Güliz Gözügüzel, gerek modern dans gerekse balenin, özellikle çocukların fiziksel ve duygusal gelişimini desteklediğine, özgüvenini artırdığına ve sosyalleşmesine katkı sağladığına dikkat çekti.
Güliz Gözügüzel, dans etmenin yaşının olmadığına dikkat çekerek, yetişkinlere de mesaj gönderdi: “Her yaştaki sağlıklı herkes dans edebilir.”
İşte röportajımızın detayları:
Sizleri okuyucularımıza en iyi şekilde anlatmak adına kendinizden ve dans geçmişinizden bahseder misiniz?
“Kendimi bildim bileli dans etmeyi, bale yapmayı hep istemiştim. Bale eğitiminin olmadığı ailelerin derse bırakma-alma imkanının olmadığı bir dönemde geçti çocukluğum. Lise eğitimi bitince, elektrik-elektonik mühendisi olmak için yola çıktım. İyi bir derece ile lisans eğitimimi tamamladıktan sonra yüksek lisans eğitimine başladım. Ardından da iş hayatına atıldım. Özel bir şirkette 13 yıl mühendislik ve bilgi-işlem müdürlüğü yaptım. Bu sırada annemi kaybettim ve hayatımı sorgulamaya başladım. ‘En çok istediğim ve hayalini kurduklarım neydi? Nelerdi?’ diye. Ardından yeni kararlar alarak üniversite düzeyinde güzel sanatlar eğitimi almak için yola koyuldum. Sınavı kazanınca hayatımın en keyifli yıllarını yaşadığım bir lisans eğitimi dönemi geçirdim. Yıllarca halk dansları ekibinde dans etmiş ve sonrasında eğitmenlik yapmış biri olarak çok uzak olmadığım dansta daha derinlere inerek, profesyonel alandaki eğitimlerle kendimi geliştirdim. Bale, modern dans, caz, latin, tap, çagdaş dans, hip-hop ve doğaçlama dansı içeren zorlu bir eğitim sürecinden geçtim. Dans aşkı ile yanıp tutuşuyorsanız bu süreç, rüyada gibi bir zaman dilimi oluyor. Lisans eğitimimi tamamladıktan sonra o dönemde yeni açılan Değirmenlik Belediyesi Özle Türkel Sosyal Aktivite Merkezi (D-SAM)’nde çocuklar ve yetişkinlere bale, modern dans, latin ve caz dansı dersleri vermeye başladım. Daha önceden aldığım yoga eğitmenlik eğitimim sayesinde bu merkezde yoga dersi de veriyorum. Herşey birbirini tamamlıyor. 11 yıldır profesyonel olarak dans öğretmenliği yapıyorum. Hem öğretip hem öğreniyorum.”
Kurslar ve yaptığınız çalışmalara kısaca değinir misiniz? Dans kurslarına kimler katılabilir? İlgilenenler için neler söyleyebilirsiniz?
“Değirmenlik Belediyesi’ne ait aktivite merkezi olan D-SAM’daki kurslarımız devam ediyor. Gerek çocuklar gerekse yetişkinlere yönelik dans dersleri veriyorum. Bu dönem, 4 ile 15 yaş arası çocuklarla çalışıyorum. Bale eğitimi, modern dans ve latin dans kursları veriyorum. Gerek ders zamanlarımız gerekse bu çalışmaları sergilediğimiz etkinlikler oldukça keyifli geçiyor. Dansa kimlerin katılabileceğini sordunuz. Dansa başlamak için yaş sınırımız yok. Her yaştaki sağlıklı herkes dans edebilir. Mutlu ve sağlıklı bir yaşamın sırrıdır dans.”
Bale ve/veya Modern Dansın çocuklar üzerindeki etkisi hakkında neler söylersiniz? Neler kazandırıyor çocuklara? Neler deneyimlediniz? Bunları paylaşır mısınız?
“Dans, kimi zaman meditasyon, kimi zaman dikkat ve matematik bilgi ile ritim yeteğini geliştirici bir şey. Mental sağlık ve fiziksel sağlık üzerinde olumlu etkileri var. Ayrıca zinde ve mutlu kalmanıza yardımcı oluyor. Özellikle çocuklarda özgüvenin artmasına, beden ve zihin koordinasyonunun gelişimine yardımcı oluyor. Dansın vücutta kazandırdığı esneklik sayesinde daha dayanıklı ve güçlü bir vücut yapısı kazanılıyor. Böylece olumsuz bir anda yaşanabilecek sakatlıklara karşı kas ve eklemler daha dayanıklı olurken, bağışıklık sistemi de güçleniyor. Vücudunuzun sınırlarını aştıkça hayattaki zorlukları aşmak da kolaylaşıyor. Dans ayrıca kişinin beden dilini etkili kullanmasını öğretirken, daha kolay sosyalleşmesine ve duygularını daha net ifade etmesine yardımcı oluyor.”
Kendi alanınızla ilgili olarak çocuklar, gençler ve/veya ebeveynlere nasıl bir mesaj vermek istersiniz?
“Çocuklarla çalışırken onlara, hayaller gibi çok uzakta görünen şeylerin çalışmak ve çok istemekle nasıl mümkün olabileceğini anlatıyorum. Özellikle ortaokul ya da lise çağlarındaki gençler, bazı şeyler için çok geç kaldıklarını düşünüyorlar. Aslında ben onlar için canlı bir örneğim. Sadece küçük yaştan itibaren değil, üniversite eğitiminden sonra da çalışıp çabalayıp, hayallerin peşinden koşulabileceğini ve ne istersek başarabileceğimizi anlatıyorum. Bu satırları okuyanlara da tavsiyelerim bunlardır. Hayalleriniz için hiçbir zaman geç kalmış değilsiniz. Çok çalışarak ve çok isteyerek hayallerinizi gerçeğe dönüştürebilirsiniz.”
