Hayat Boyu Öğrenme, Hayat Boyu Öğrenci

Eğitim Uzmanı  ve Danışmanı

Ayşe Hunat Öztoprak

Eğitim, Formal Eğitim ve İnformal Eğitim olmak üzere ikiye, Formal Eğitim de Örgün ve Yaygın olmak üzere ikiye ayrılır. Eylül ayı ile başlayan eğitim öğretim yılı, Örgün Eğitim kapsamındadır.

 

Anaokulları, ilkokullar, ortaokullar, liseler ve üniversiteler örgün eğitime bağlıdır.

 

Örgün eğitim zorunludur, okullarda gerçekleşir, belli bir yaş grubuna hitap eder, uzun sürer, aşamalıdır, süreç sonunda diploma verilir ve farklı alanlara yöneliktir. 2022—2023 Akademik Yılı tüm çocuklarımıza, gençlerimize, öğretmenlerine ve velilerine hayırlı olsun!

 

Formal Eğitim altında yer alan ikici eğitim türü olan Yaygın Eğitim ise belirli bir yaş grubuna hitap etmez, isteğe bağlıdır, kısa sürelidir, süreç sonunda sertifika verilir ve genelde tek bir alana yöneliktir. Dershaneler, kurslar, çıraklık eğitimleri, halk eğitim, hizmet içi eğitim, açık öğretim vb yaygın eğitime bağlıdır.

 

Özetle hem örgün hem yaygın eğitim, planlı, profesyonellerce verilen, yer-zaman—mekan belirliği olan, belirli bir sürede gerçekleştirilen ve bir belge ile sonuçlanan formal eğitimlerdir.

 

Ancak öğrenme doğumla başlar ve yaşantının sonuna kadar devam eder. Çağın ihtiyaçları doğrultusunda, hızla gelişen ve değişen sosyal ve kültürel hayattaki değişimlere ayak uydurabilmek için devamlı gelişim şart olarak karşımıza çıkar. Yeni olmamakla birlikte yaşam boyu öğrenci olabilme becerisi ülkelerin kalkınma planlarında yer almaya başlamış ve 2000’li yıllardan itibaren kendine yer edinmiştir.

 

Okulların tekrar açılmakta olduğu ve eğitim öğretim ayı olarak nitelendirilen Eylül’ü yaşadığımız şu günlerde, aslında eğitimin okullarla sınırlı olmayacağını, evde, işte, yaşamın her alanında gerçekleşebileceğinin üzerinde durmak istiyorum.

 

Bahsettiğim kavram Hayat Boyu Öğrenme. Öğrenmenin yaşı, sosyal veya ekonomik statüden bağımsız, eğitim seviyesine bakılmaksızın, herhangi bir engel olmadan sürdürülebileceğinin ifadesi Hayat Boyu Eğitim.

 

Hayat boyu eğitim, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde, eğitim seviyesi ve istihdam koşulları açısından önemli bir gösterge haline gelmiştir.

 

Tanımlanması ve yaygınlaşmasına yönelik yapılan çalışmalar 21.yüzyılda hayat boyu öğrenmenin çerçevesini şu şekilde belirler;

 

  • Herkes için yeni temel beceriler,
  • İnsan kaynaklarına daha fazla yatırım,

 

  • Eğitimde yeniliklerin ve yeni yöntemlerin geliştirilmesi,

 

  • Her türlü eğitime değer verilmesi ve belgelendirilmesi,

 

  • Rehberlik ve danışmanlık hizmetlerinin yeniden gözden geçirilmesi,

 

  • Eğitimin mümkün olduğunca öğrenenlere yakınlaştırılması ile erişim zorluğu olan kesimlere ulaşmak için bilgi ve iletişim teknolojilerinden yararlanma olarak belirlenmiştir.

 

Bu son madde, yani eğitime erişim sağlanması açısından bilgi ve iletişim teknolojilerinin kullanılması, geçirdiğimiz corona yılları esnasında büyük ivme almış bir alan.

 

İstediğin zaman, istediğin yerde eğitim, başka bir ifade ile bildiğimiz Eğitim 4.0 hızlı bir şekilde giriş yaptı hayatlarımıza.

 

Web üzerinden bir çok kuruluş, yaygın eğitim kapsamında eğitim içerikleri oluşturdu ve bizlerin gelişimine sundu. Hepsi planlı, profesyonellerce verilen, belirli bir süre alan, her kesimden her öğrenene açık ve bir belge ile sonuçlanan eğitimler planladı. Tek bir fark ile: mekan.

 

Eğitimimizi kendimizin planlamasına olanak sağlayan online eğitimler ile ister akşam evde, ister hafta sonu çayırların üzerinde veya bir cafede ice lattemizi yudumlarken gelişme fırsatı sundu bizlere.

 

Trend alıp başını gidiyor ve ülke sınır tanımıyor. Ayrıca popüler bir olgudan oldukça uzak geleceğin eğitimi, yaşam boyu öğrenmenin eğitim temellerini atıyor. Geleceğe yatırım yapan kurumlar ise bu fırsatı yakaladı ve çalışmalarını çoktan başlattı.

 

Yakın Doğu Üniversitesinin Dijital Eğitim Platformu E-Study Box’ı duydunuz mu? Bakmanızı tavsiye ederim.. @estudybox veya www.e-studybox.com

 

Eğitim sadece öğrencilik yıllarına mahsus değil. Yetişkinlerin, mezunların, kariyer planları olan bireylerin kendilerini geliştirmeleri şart.

 

Bilginin süresinin sadece 1,5 yıl olduğu günümüz koşullarında her daim güncel kalabilmek için kendimize yatırım yapmamız gerek.

 

Kurumların çalışanlarını desteklemesi, gelişimlerine katkıda bulunması zorunluluklar arasında yer alıyor. Ayrıca online eğitimlerin devlet tarafından onaylanması, hizmet-içi eğitimlere yönelik, terfi olanaklarını sağlaması bakımından puanlamaya dahil edilmesi kaçınılmaz. Şu durumda bilgi kaynağının seçimi ve vizyon sahibi yöneticilerin girişimlerde bulunması önemli.

 

Hayat boyu öğrenme kültürü ve farkındalığının oluşması umuduyla.