Site icon AİLEMİZ

Herkes Matematik Yapabilir

Matematik Öğretmeni

C. Harun Böke

İstisnasız her veli toplantısında duyduğum bir cümledir:

 

“Öğrenciyken matematikte çok kötüydüm!” Utangaç bir gülümseme –oysa sizin suçunuz değil ki bu.

 

Arkasından “Matematik bence çok önemli. Çocuğumun matematikte başarılı olmasını istiyorum!”

Başarılı? Kıstas ne?

 

Tabii ki karne notları. Sınav notları. Ödev notları.

 

Notlar.

 

Sahi, ne anlatıyor bize bu notlar?

 

Defne’nin matematik notu 10 üzerinden 6, ya da %68, ya da harf notu olarak B ise, bu ne demek?

 

Öğretmeni ne demişti veli toplantısında? “Biraz daha çaba gösterirse notunu yükseltebilir”.

 

Biz ne diyoruz veli olarak? “Defne’cim, biraz daha uğraşman lazım, dersi dikkatle dinle, arkadaşlarınla çok konuşma sınıfta. Ödevlerini yapıyorsun değil mi? Bak, anlamadıklarını sorman lazım.”

 

Çünkü biz bu verdiğimiz tavsiyelerin hepsini yapıyorduk değil mi, öğrenciyken?

 

****

 

Benim sorum şu: Defne %68 aldı değil mi? Peki ne oldu da o %32’yi kaçırdı? Neyi yanlış yaptı?

 

Defne bilmiyor. Siz? Siz de bilmiyorsunuz. Öğretmeni? O biliyor, ama onun da bununla uğraşacak vakti yok. Yanlış anlamayın; umursamıyor anlamında söylemiyorum. Sınıfta bunun için vakit yok, müfredat yetişmez yoksa.

 

Ama işin püf noktası burada.

 

Hep duyarız, hatta söyleriz; bir işi yapacaksan TAM yapacaksın.

 

Öğrenmede de öyle; TAM ÖĞRENME (Mastery Learning).

Defne’nin belli ki biraz daha uğraşması lazım.

 

Nasıl?

 

Öğretmeni Defne’yle takıldığı noktaların üzerinden geçecek.

 

Defne’nin konuyu anladığından emin olduktan sonra ona birkaç soru çözdürecek ve Defne konuyu pekiştirecek. Ancak ondan sonra yeni konuya geçecek.

 

Ama Defne’nin öğretmeninin buna zamanı yoktu hani?

 

Artık eğitim teknolojilerini doğru kullanarak bu zamanı yaratabilir Defne’nin öğretmeni.

 

****

 

Şöyle bir sınıf hayal edelim.

 

Her öğrencinin bir tableti / bilgisayarı var – kendisinin ya da okula ait, fark etmez.

 

Öğrencilerin her biri, internet üzerinden öğretmenin hazırlamış olduğu konu anlatım videolarına erişip bir bir izliyorlar.

 

Her videodan sonra da 4 — 5 soru çözüyorlar. Sonra buldukları yanıtları internet üzerinden öğretmenin hazırladığı cevap anahtarıyla karşılaştırıyorlar.

 

Sonuç %100 ise öğretmenlerini çağırıyorlar, o da sonuçlara ve öğrencinin çözümlerine bakıp, kısaca yorumunu yapıyor, sonra da öğrencinin başarısını not edip bir sonraki videoya geçmesini söylüyor.

 

Sonuç %100 değilse, hatalarını gözden geçiriyorlar.

 

Bulamazlarsa öğretmenlerini çağırıyorlar, o da bir kaç soruyla öğrencinin hatasını görmesini sağlayıp nasıl düzelteceğine dair ipucu veriyor.

 

Öğrenci hatasını düzeltip tekrar kontrol ediyor; %100 (devamı için bir üstteki paragraf).

 

İstisnasız her öğrenci, hızlı ya da yavaş, konu üzerinde çalışıyor; ya video seyrediyor, not alıyor, ya da soruları çözüyor.

 

Öğretmen? Dersi öğretme yükünü devrettiği için, öğrencilerin arasında dolaşıp onlara yardımcı oluyor.

 

Ne faydası var bu yöntemin?

 

 

 

 

Mümkün mü bu yöntem?

 

Kolay değil elbette, ama mümkün.

 

Çok hazırlık istiyor, ekipman istiyor, ama bunlar aşılabilecek sorunlar. Dünyada da azımsanmayacak kadar çok örneği var.

 

Kulağa hoş geliyor da, işe yarar mı ki?

 

Evet, benim öğrencilerimde işe yarıyor, hem de on yıldır. Hepsi de uzun vadede benzer bir gelişim ve başarı gösteriyorlar.

 

Asıl önemli olan matematiğe karşı olumsuz tutumlarını değiştirebilmek, kendine güvenlerini kazanmalarını sağlamak ki matematiği yapabileceklerini ama bunun için çaba sarfetmeleri gerektiğini fark etsinler.

 

Bence bir öğretmenin yapabileceği tek şey bu. Gerisi öğrenciye kalmış.

 

Exit mobile version